Bizim için evrensel bir soru gibi bu; Çok gezen mi bilir? Çok okuyan mı bilir? Araştırdığımız zaman da bu soruya tek cevap yok, göreceli kavram gibi 🙂
Okul yıllarında ne çok şey öğreniriz değil mi? Üniversite bitip iş hayatına girdiğimizde de genelde hep aynı şeyi söyleriz: ‘Bu işin teorisi ve uygulaması çok farklı’. Genelde teorik çok şey öğrenir uygulamaya geçtiğimizde de bazı şeyleri daha iyi anlar ve kavrarız. Teori yetmez pratikte lazımdır o zaman.
Bir matematikçi olarak muhtemelen türevi okumadan sokaklarda öğrenemezdim. O zaman okuyan bilir deyip çıkabilir miyiz? Birisi buraya gitmiş orda gördükleri ile okuduklarımız ne kadar farklı. Gezen biliyor gerçekten deyip bu soruya cevap vermiş mi oluruz?
Cevabı bana göre kolay, çok okuyanda çok gezende değil gezgin olan bilir 🙂 Bir tarih profesörü kadar tarih bilmez, bir arkeoloji uzmanı kadar arkeolog değildir, Kuantum fiziği ile ilgili yorum yapmakta zorlanabilir, astorolojiyi çözemeyebilir, hatta ünlü bir matemetikçi olmayabilir. Bir yazar kadar sürekliyici yazlar yazamaz belki ama bu bahsettiklerimiz çok spesifik başlıklar.
Neden gezgin olan bilir mi dedim? Bugün dünyada ki birçok gezginin hayatlarını baktığımızda neredeyse hepsi üniversite yollarından geçmiş. Yetmemiş bir konuda uzmanlık yapmışlar. Sadece kendi dallarında okumak ile kalmamışlar. Merak ettikleri her konu hakkında sürekli okumuşlar. Her başlık başka bir soruyu getirdiğinde en iyi araştırmacılardan biri olmuşlar kendileri için. Ama bu kadarla kalmamış yola çıkmışlar. Yaşadıklarını, gördüklerini paylaşmışlar.
Gezgin, okumayı sever, çok okur, bilgi edinir, sürekli araştırır. Öğrenmeyi sever. Sadece bunlarla yetinmez birçok şeyin pratikte uygulamasını yapmaya çalışır. İçindeki merak, tanıma, öğrenme ve anlama duyguları ile yola çıkar. Yerinde görürür ve yaşar. En önemlisi, hiç durmadan paylaşır. Çünkü öğrenmenin ve paylaşmanın güzelliğinin herşeyin ötesinde olduğunun farkındadır.
Aslında kısaca, tek başına okumakta araştırmakta yetmez. Bazı konular için pratikte nasıl çalıştığını bilmek ne kadar önemli ise, bazı konular içinde görmek, yaşamak ve anlayarak öğrenmekte o kadar önemlidir. Ve tabii ki paylaşmak. Bilgi; okudukça, öğrendikçe ve paylaştıkça artar. O zaman birçok konu, başlık için gezgin olan bilir dersek yanlış birşey söylemiş olur muyuz sizce?