Her kadın bakımlı olmayı sever. Ve bakım evde, yolda, sokakta, tatilde… Her yerde bakımlı olmayı gerektirir. Bu makyaj malzemelerinden vazgeçmemek, her detay için ayrı bir krem kullanmayı gerektirmez diye düşünüyorum. Kendi adıma şunu söyleyebilirim toza toprağa fazla maruz kaldığım için, güneş ışınlarından korunmadığım için, cildimi arada şımartmadığım için ilerleyen yaşlarda dönüşü olmayan sıkıntılar yaşamak istemiyorum. Bu nedenle, küçük bir sırt çantası ile yola çıkıyor olmam bir kadın olarak bakımdan vazgeçmem anlamına gelmiyor. Ama bu koca bir bakım çantasını sırt çantasına girdirmeye çalışma anlamınada gelmiyor 🙂
Seyahat bakım çantamda neler var? Yola çıkarken nelerden vazgeçiyorum?
Kremleri teke indiriyorum.
Güzellik ve bakım malzemeleri satan mağazaya girdiğimde topuk kremi, ayak kremi, el kremi, dirsek kremi, vücut kremi… diye uzanan bir sürü farklı krem var. Evdeyken her birini alıp ayrı ayrı kullanmak güzel oluyor tabii ama onu çantaya yerleştirmek öyle kolay olmuyor 🙂
Soğukta çatlayan, sıcakta kuruyan çok kuru bir cildim olduğunu biliyorum ve hepsi için küçük bir krem alıyorum yolda bittiğinde her hangi bir eczane veya güzellik mağazası imdadınıza yetişiyor. Bildiğiniz bir marka bulmanız her daim mümkün.
Güneş ışınlarına dikkat ediyorum.
Yüz ve vücut için güneş kremleri ayrı biliyorum ama ikisini taşımak yerine yüz için kullanacağım güçlü bir kremi daha büyük almak gerekirse vücut içinde kullanmayı tercih edenlerdenim. Ve ne olursa olsun çok fazla güneş altında kalmamaya özen gösteriyorum. Yanıma aldığım fondötende bile güneş koruyucusu olması şart 🙂
Saç bakımını atlayamam.
Uzun seyahatlerin en zorlusu bakım çantasını saçlara göre ayarlayamamak. Sürekli şampuan değiştirmek, her an saçını yıkayamamak ve sürekli toplamak… Avuç avuç dökülen saçlarım için ağladığım zamanları biliyorum. O yüzden tüm dünyada bilinen markaları tercih edip aynı şampuan ve saç kremi ile yola devam edebiliyorum. Arada kendimi şımartıp bir bakım maskesi almayı da ihmal etmiyorum uzun dağ yolculuklarından sonra 🙂
Makyaj yapmıyor muyum?
Evet çok fazla makyaj tercih etmiyorum ama bu seyahat bakım çantamda hiç makyaj malzemesi yok anlamına gelmiyor 🙂 Çünkü gittiğin herhangi bir yerde bir şekilde lazım olabiliyor. Zaten dudaklar kuruyup çatlıyor diyor yanımda her daim birşey oluyor. Ama fondöten, rimel ve kalem vazgeçilmezlerimden. Allık almıyorum çünkü yanakları sıktın mı gerek kalmıyor doğal pembe oluyorlar.
Her daim temiz bir cilt istiyorum.
Bana öğretilen bir şeyi unutmuyorum; burnunu ve ağzını kapattığında ne olur? Cildin canlı olduğuna göre o her gün temizlemeyip nefes almasını sağlamazsan ne olur?
Kampa gittiğimde bazen su ile fazla haşır neşir olamıyorum belki ama tüm gün hava ile temas eden yüzümü, elimi ve kolumu temizlemeden de uykuya dalamıyorum. Çünkü annemin o sözleri aklıma geliyor. Bu nedenle her daim yanımda gezdirdiğim ıslak mendiller yardıma yetişiyor.
Minik ama önemli detaylar atlamak olmaz.
Günlük kullanım için yanıma minik bir yüz kremi aldığım gibi arada derin temizlik içinde küçük birşey almaktan vazgeçemedim. Onların hemen yanı başını cep parfümü gibi detaylar alıyor.
Seyahat bakım çantası için atlamamak gereken diğer birşeyi, belki neden hala yazmadın diyeceksin. Şimdi sırası geldi. Diş fırçacı, macun, cımbız, törpü…baş köşede yerini alıyor her zaman 🙂
Günün sonunda bir kadın gezgin olarak sırtçantası ile yola çıkıyor olabilirim ama bakım çantam sırt çantamın en üstünde her daim yer alıyor. Çünkü o çanta güzel görünmek ya da bakımlı olmak için değil, cildimi zararlı her şeyden korumak ve ileride oluşabilecek cilt problemlerimi önleyebilmek için…
Evde kullandığınız kremlere, makyaj malzemelerine bir bakın. Hangilerini çok fazla kullanıyorsunuz? Hangilerinden vazgeçebilirsiniz? Hangileri bir süre kullanmadığınızda sizi üzmez? Onları ayırdıktan sonra koca koca şeyleri uçağa sokamayacağınıza göre seyahat şişelerinden alabilirsiniz. Bugün birçok yerde bulacağınız bu şişelere ihtiyacınız kadarını koyduğunuzda seyahat bakım çantanız bayağı küçülmüş olacak 🙂
Bu durumda yoldaki kadınlar her daim bakımlı olabilir…