Şu ana kadar Honda CRF 250L ile İstanbul’ dan Norveç’ in güneyine kadar 5.000 km yol yaptım. Bundan önce Honda CBF 250 Naked ile motosiklet macerasına başlayıp BMW 650 Gs Enduro ile devam etmiştim (2006-2008 yıllarında). Her ikisinde de sanırım yaklaşık 10.000 km yol yaptım. Motosiklet ile ilgili fikirlerimi yazarken sadece bu tecrübeleri baz aldığımı bilmenizi isterim.
Neden CRF 250L sorusu için tıklayınız yeter 😉
Sürüşüne çok hızlı alıştım. Belki daha önce cbf 250 kullandığım için. Selesi evet pek kullanışlı değil bir süre sonra üzerinde oturmak rahatsız ediyor ama 1-1.5 saatte bir mola ile sorunu çözebiliyorsunuz…
Şehir içi kullanımda sürekli dur kalk yaparken sağ elimde uyuşukluk hissediyorum sanırım titreşimden kaynaklı. Normal sürüşte herhangi bir sıkıntı yaşamıyorum. Zaten sürekli dur kalk yapınca motorda bayağı ısınıyor ve sıcaklığını bacağında hissediyorsun 😉
Benzin deposu 7.7 lt diyorlar henüz o kadar benzin almayı başaramadım 😉 Ortalam 100 km için 3.4-4.2 LT. arası benzin tüketimi var, kullanışına bağlı olarak… Ortama 80-90 km arasında giderken 3.4 litre yaktım 100 km de. Ama 100-115 km hız arasında gidip geldiğimde yakıt tüketimi 4 lt biraz geçti CRF 250 L.
Bir depo ortalama 200 lt. gidiyor normal kullanımda (ort 90 km hızda). Benzin deposunu doldurduğunuzda ilk çizgi 45-50 km giderken diğer çizgiler ( benzin göstergesi 😉 ) ortalam 35 km sonra düşmeye başlıyor. Benzin ışığı yanıp sönmeye başladıktan sonra 25 km gittim daha ne kadar giderdi bilmiyorum. Toplamda 205 km gidip 7.7 lt benzin doldurmayı başaramadım anlıyacağınız 😉
Vites geçişleri ve hızlanma performansı 250 cc bir motor için gayet iyi diye düşünüyorum. Gazı açtığında anında hızlanıyor, vites geçişlerinde zorlamıyor. Bazen N’ de iken bire geçirirken zorlanıyorum biraz motoru hareket ettirmem gerekiyor ama bu benim motorumda ki bir sıkıntı da olabilir.
Şu ana kadar en fazla 125-130 km yaptım o da tırları sollamam gerektiğinde. Bu motosiklet için ideal hız 90-100 km. bana göre. 100 km üzerine çıktığınızda motorun sarsıntısını daha fazla hissediyorsunuz. Uzun süre 100-110 arasında gittikten sonra motordan indiğimde beynimin hala sallandığını biliyorum 😉
Motosikletin hafif olması kendi adıma söylüyorum çok büyük avantaj çünkü yan yattığında kolayca kaldırabiliyorsun.
Honda CRF 250 L her yola çok hızlı uyum sağlayabiliyor. Asfalta ya da dağ yollanda, taşlı ya da çamurlu yollarda giderken sanki farklı motosiklet sürüyormuşsun hissini yaratıyor 😉
Gelelim artçı ile sürüşe. Artçınınz ufak tefek ise çok uzak mesafelere yolculuk olmamak kaydı ile rahat bir sürüş yapabilirsiniz diye düşünüyorum. Uzun mesafe yorucu olacaktır. Taşıma kapistesi her şey dahil CRF 250 L’ in 159 civarında ki bu maksimum. Zaten iki kişinin motosiklet kıyafetlerinin ağırlıkları 10 kiloyu buluyor. Minik bir sırt çantası hazırlayım deseniz en az 5-7 kilo 🙂 Ben şu ana kadar kendi motorumda 60-70 km mesafeler için artçı olmayı denedim. Kendi adıma söylemem gerekirse kısa sürelerle uzun molalar verilirse bütün gün arkada oturabilirim.
Tüm bunlara ek olarak çok fazla teknik bilgisi olmayan biri olarak herhangi birşey olduğunda birilerinden yardım istemem gerekiyor. Motosikletten anlatan herhangi birisi çok rahatlıkla sorunu bulup giderebiliyor. Ve parçaları diğer motorlara göre daha uygun gördüğüm kadarı ile 🙂
Anlıyacağınız yeni motoruma alışmaya ve sevmeye başladım. Olumlu olumsuz yeni tecrübelerim oldukça ekleme devam edeceğim…
Hemen bir güncelleme yapabilirim yan ayak ile ilgili. Motosiklet çantalarını yükledikten sonra ağırlaşan CRF 250L nin yan ayağını her yerde açıp park edemiyorsunuz. Çünkü ayak tam açılmıyor 🙁 Orta ayak olmadığını düşününce anlarsınız halimizden 🙂